26 Ağustos 2015 Çarşamba

KAPIYI KIRACAK GÜCE İHTİYACINIZ YOK, İTMEYE CESARET EDİN YETER

Kendine güven eksikliğinin yapabileceğimiz bir çok şeyi yapamayacağımızı düşündürerek bizi başarıdan uzaklaştırdığını biliyoruz. Ama yine de özgüven eksikliği yaşayan kişiler olarak adım atamıyoruz. Hadi şimdi konuyla ilgili bir kıssa paylaşalım:

Kral, emri altındakileri önemli bir görev için imtihan etmek istemiş. Bunun için kralın etrafında birçok güçlü ve akıllı adam toplanmış. Kral onları, daha önce hiç görmedikleri kocaman bir kapının önüne getirmiş ve onlara şöyle seslenmiş: “Siz çevremdeki akıllı ve güçlü insanlarsınız. Benim çözemediğim çok büyük bir problemim var. Bu problemi çözmenizi istiyorum. Burada krallığımdaki en büyük ve en ağır kapıyı görüyorsunuz. Hanginiz bu kapıyı açabilirsiniz?”

Saray mensuplarından bazıları “Açamayız.” der gibi başlarını sallamışlar. Daha akıllı olan bazıları ise kapıya yanaşmışlar, onu yakından incelemeye başlamışlar. Ancak onlar da bu kapıyı açmaya kuvvetlerinin yetmeyeceğini kabul etmişler. Diğerleri ise “Akıllı insanlar kapıyı açamayacaklarını anladıklarına göre bizim bu kapıyı açma şansımız olamaz!” deyip hiç teşebbüste bulunmamışlar.

Sadece bir vezir kapının yanına giderek onu şöyle bir gözden geçirmiş, elleriyle yoklamış, açmak için muhtelif yolları denemiş ve en sonunda kapıya kuvvetle yüklendiğinde ağır kapı açılmış. Meğer kapı zaten tam kapalı değilmiş ve açmak için deneme isteği ve yüreklilikle davranma cesaretinden başka bir şey gerekmiyormuş. Kral vezire şöyle seslenmiş: “Sadece gördüğün ve işittiğine bağlı kalmadan, kendi gücünü devreye soktuğun ve denemeyi göze aldığın için saraydaki görevi sen alacaksın.”

Evet, hikaye öyle çok da şahane sayılmaz ama edebi açıdan değil de kıssadan hisse olarak değerlendirmek lazım.

Zaferler ilk önce insanın beyninde kazanılır. Gerekli olan cesareti göstermeyip atılması gereken adımları atmazsanız muvaffak olma şansınız olamaz. Çevrenizde sizin umutlarınızı kırıcı olaylar gelişebilir veya sizin başarmak istediğiniz işin altından kalkamayacağınızı söyleyenler bulunabilir. Unutmayın ki bütün bu olayları boşa çıkarmak, konuşanları yalancı konumuna düşürmek sizin elinizde. Kısaca kapıyı açacak olanlar sizlersiniz. Önemli olan o cesareti gösterip adım atmak.

İnsan, hak ettiğini yaşayan bir varlıktır. İnsanoğlu hayvanlardan farklı olarak seçme isteğine ve iradesine sahiptir. Hiçbir insan yaptığı yanlışları başkalarına yükleyemez. Çünkü kendisi yanlışı seçmiş ve o yönde gerekli olan iradeyi göstermiştir. İnsanoğlunun hayatında yapması gerekenler ve yapmak istedikleri olmak üzere iki ayrı yol vardır. Bu iki yolun birbiriyle genelde çakışmadığını belirtmem gerekiyor. Nasıl mı? Mesela canınız ders çalışmak yerine televizyon seyretmek istiyor olabilir. Burada yapmak istediğiniz televizyon seyretmek olmasına karşın yapmanız gereken ders çalışmaktır. İşte, başarıyı yakalayan insanlar bu iki seçenekten birisi olan yapması gerekenleri eyleme geçirenlerdir. Çünkü her gülün çevresinde dikenler vardır. Dikenlere katlanmadan gülün yapraklarına dokunamaz ve o güzelliği koklayamazsınız. Yapmanız gerekenler çoğunlukla hoşunuza gitmez, ancak dediğim gibi dikenlerin arasındaki gülleri görür ve onları düşünürseniz o zorlukları aşmanız daha kolay olacaktır. İlk adımı atmak hiç kolay değildir, ancak belki de başarı için atılacak en önemli ve en büyük adım bu adımdır. O cesareti ve kararlılığı göstermeseydiniz şu an bu yazıyı okuyor olmazdınız.

Kendinize güvenin, çünkü siz kapıyı açacak güce ve cesarete sahipsiniz!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder